Adalet ile Hukuk Arasındaki Fark Nedir?
Adalet ile Hukukun arasındaki farkı kısaca özetlemek gerekirse,
Adalet, adil ve doğru olanın gerçekleşmesini ifade ederken;
Hukuk, toplumda adaletin sağlanması ve düzenin korunması için düzenlenen bir araçtır.
Hukuk, toplumsal düzeni desteklemek amacıyla tamamlayıcı rol oynar. Hukuk kuralları, kimin yazıldığıyla ilgilidir. Bu sebeple,
Adalet değişmezken, hukuk değişkendir.
Örnek olarak, bir hakkın beyaz ırka verilip, siyah ırka verilmemesi adaletsizliktir. Bu insanın yaratılışı gereği ve bilimsel olarak tartışılmaz bir adaletsizlik içerir fakat Güney Afrika’daki Apartheid rejiminin yasalarına göre haktan yoksun bırakılmak hukuken yasalaşmış bir gerçektir. Bu utanç verici yasa adaletli değildir ama aynı zamanda hukuki bir gerçektir.
Hukukçular Yasalarla Kendilerini Koruyor Mu?
Günümüzde hukukçuların oluşturdukları yasa metinleri, kendilerini koruyucu bir şekilde düzenlediklerinden dolayı eleştirilirler. Bir hakimin yanlış karar vermesinin cezai bir yaptırımı yoktur, bir avukatın davayı kazansın ya da kazanmasın ücret edinme zorunluluğu yasalarla garanti altına alınmıştır, Bunlar hep yasayla belirlenmiştir.
Avukatlık ücretinden yola çıkarsak, avukatların gerek Avukatlık Kanunu gerekse diğer mevzuat hükümlerince; Hukuk mezunu olmayan kimse avukatlık mesleğini icra edemez ve bunun yanında vekalet alan avukat davasını kazansın ya da kazanmasın her halükarda ücret hakkı elde eder, hatta avukata soru sormak bile ücret ödemeyi gerektirir. Bu hukuk normları içerisine başka bir pencereden bakarsak, örneğin bir bilgisayar mühendisini ele alalım, ücret bakımından bir garantisi yoktur, bu mesleği adli sicili kötü olan biriside yapabilir hatta ilkokul mezunu biriside yapabilmektedir. Oysa ki üniversite yerleştirme sonuçlarında Tıp Fakültesinin bile önüne geçen bu tür bölümler hukuki eksiklikler nedeni ile korunamamaktadır. Bu da adalet konusuna bir örnek teşkil eder.
Yasalar, Hukukçulara Bırakılmayacak Kadar Önemlidir!
Yasalar, yasama organı tarafından halkın katılımı ile oluşsa da, kapitalist düzende toplumun güçsüz ya da etkin olmayan kesimleri haklarını arayamamaktadır. Hukukçularda bilgi ve deneyim açısından etkin olmaları sebebi ile yasalara yön vermektedirler. Bu sebepler doğrultusunda herhangi bir kanun yürürlüğe konulurken benzer ve etkilenen tüm alanlar hesaba katılarak kapsamlı çalışma yapılması gereklidir. Adalet bunu içermelidir. Aradaki fark budur!