Rojava, Suriye’nin kuzeyinde olan bir bölgedir. Rojava, Kürtler tarafından yönetilmektedir. Rojavaya Kurdistanê veya Suriye Kürdistanı olarak geçer diğer taraftan “Demokratik Suriye Güçleri” olarak adlandırılır ve bulundukları bölgede özerklik ilan edilmiştir.
Rojava, 2011 yılında Suriye iç savaşı sırasında Suriye hükümetinin otoritesinin zayıflaması ve Kürtlerin öz savunma güçlerini oluşturmasıyla ortaya çıkmıştır. Rojava, anarşist düşünce ve pratiklerden etkilendiği iddia edilir fakat Bilimsel Anarşizm ve öncülerinin teorilerine tamamen ters düşer. Bunun birçok sebebi mevcuttur.
Bu coğrafya, dünyada Anarşizmin pratiğe döküleceği en son coğrafyadır çünkü coğrafya itibari ile etnik yapılanmanın ve çatışmaların hat safhada olduğu bir bölgedir. Rojava, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın özgürlüğü gibi konular nedeni ile Anarşist bir hareketlenme gibi gösterilir fakat bunlar Anarşizm için temel oluşturmaz. Kültür itibari ile açık giyinen insanlara veya trans bireylere karşı toplumun bakış açısı oldukça katıdır. Bu konuda anaoloj yapılırsa, cinsiyet eşitliği, kadın özgürlüğü, farklı ırkların bir arada yaşaması anarşizm ise Türkiye’nin anarşist bir coğrafya olduğu sonucu çıkardı.
Rojava, aslında diğer etnik grupları azınlıkta barındırsa da Kürt özgürlük hareketi olarak adlandırılır ve Rojavada faaliyet gösteren örgütlerin birçoğunun anarşist düşüncelerden etkilendiği iddia edilir lakin bu örgütler milliyetçi ve ırkçı faaliyet gösteren örgütler olması nedeni ile bu argümanı çürütür. Demokratik Suriye Güçleri’nin askeri kanatları etnik temele dayanan terör eylemleri uygulamaktadır ve bunlar arasında YPG/YPJ yer alır.
Yakın tarihte anarşizm ve terörizmin aşağılayıcı kelimeler olarak kullanmasının ardından günümüzde bilimsel anarşizmin ortaya çıkması ve dünya vatandaşlığı vaat eden entellektüel bir felsefe olduğu anlaşılması üzerine fikirleri terör örgütlerine atfetme ve insanları ideolojiden soğutma çalışmaları yapılır hale gelmiştir. Kapitalist güçlerin, anarşizm ile terörizmi bir arada tutması çoğu kişiye itici geleceğinden bu konuyu destekledikleri öne sürülür.
Bu coğrafyada eğitim eksikliği, okur yazarlığın neredeyse çok düşük olması, savaşın mevcudiyeti, etnik çatışma, dini bağlılık, muhafazakarlık gibi sebepler Anarşizm gibi az bilinen bir bilimsel felsefenin böyle bir alanda vuku bulmasının mümkün olmadığı fikirlerine argüman olduğu söylenir. Avrupalı günümüz anarşistler, terör örgütlerinin dağda yaşamasını ortak kullanıma ve dayanışmaya bağlamanın saçmalığından da bahsederler. Kaldı ki diğer argümanlar “Kürt” özgürlük hareketi ve Arap coğrafyasında “kadına özgürlük mücadelesini” Anarşizm olarak sunmak pek mantıklı değildir. Ayrıca Anarşizm, etnik mücadele değildir!
Anarşizm’in fikir babaları Kropotkin ve Proudhon gibi düşünürleri okumak, yorum yapmak için en iyi fikir olacaktır.