Özel emeklilik sistemi olan ve geleceğe dönük bir yatırım aracı olarak görülen BES (Bireysel Emeklilik Sistemi) oldukça konuşuldu. Kimisi araştırarak kimisi bilmeden kimiside zorunlu olduğunu düşünerek bir birikim yapma kararı alarak Bireysel Emeklilik Sistemi’ne dahil oldu. Bu arada bilmeyenler için hatırlatmak gerekir, zorunlu katılım aslında ilk etapta çalışanlar açısından zorunlu bir başlangıç olup anında çıkış yapmak sigortalının özgür seçimine bırakıldı.
Bugüne kadar hep BES’e katılmanın avantajlarından bahsedildi fakat dezavantajlarından bahseden pek olmadı. “Bireysel Emeklilik sistemine katılmalı mıyım?” , “Bireysel Emeklilik sisteminden ayrılmalı mıyım?” , “Bireysel Emeklilik sisteminden neden ayrılmalıyım?” gibi birçok soru ekonomik krizin etkisi ile peş peşe gelmeye başladı. BES’e girerek zarar ettiğini düşünen insanların yorumlarından yararlanarak size BES’in 5 olumsuz maddesini aktaralım.
BES’e Katılmamak için 5 Büyük Neden!
1 – Giren İstesede Çıkamıyor
BES’e giriş yaptınız ve 1 sene sonra çıkmak istediniz; 1 sene boyunca yaptığınız birikimin tutarı biriken fon ve devlet katkısı (ki zaten alamıyorsunuz) hariç 3 bin tl ise, paranız neredeyse tüm kesintilerden sonra ayrılma halinde ödenecek tutar takribi 1.100 tl gibi bir rakam olarak geri veriliyor. Kesintinin sebebi ise ertelenmiş aidat giriş ücreti! Aradaki fark daha doğrusu müşteri açısından zarar, oldukça fazla; bu sebeple kimisi zorunlu ihtiyaç kimisi başka yatırım aracına geçme gibi çeşitli sebeplerle çıkış yapmak istese bile, bu zararı göze alarak çıkış yapamıyor.
2 – Devlet Katkısına Hak Kazanmak Yıllar Sürüyor
Devlet katkısına tam anlamıyla 56 yaşında hak kazanılıyor. Bu tarihten önce ayrılanlar devlet katkısının bir kısmını alabiliyor. Örneğin 56 yaşını doldurmayan birisi 10 yıl ve üzeri katkı payı ödemişse devlet katkısının %60’ını alabiliyor. Yani devlet katkısını alabilmek için 56 yaşına kadar ödeme yapmanız gerekir.
3- Kesintiler Çok Yüksek
Yaptığınız katkı payı üzerinden her bir yıl için (5 yıla kadar) brüt asgari ücretin %8.5 (en fazla) oranına kadar yasal kesinti uygulanıyor. Bu oran oldukça yüksek ve bir aylık katkı payına neredeyse eş değer hale geliyor. Bu da zaten devlet katkısı avantajını düşündürüyor. Çoğu kişi bu kesintinin farkında değil. 5 yıl sonra kesintinin tutarı azalsada kesinti yapılmaya devam ediyor. Bu kesintiler, yönetim gider kesintileri olarak geçiyor.
4- Birikim Enflasyona Karşı Eriyor
Birikimler (katkı payları) fon olarak değerlensede diğer piyasa araçlarına göre oldukça düşük bir şekilde birikim tutarına yansıyor. Bu sebeple hızlı yükselen enflasyon karşısındada katkı paylarınız değerini koruyamıyor. Enflasyon ile karşılaştırdığınızda fon ve üstelik devlet katkısına rağmen değeri geride kalıyor. Bugünün parası, yarının parası karşısında küçülüyor.
5- Diğer Yatırım Araçlarının Kar Getirisi
BES’e dahil olan bir sigortalı, güncel fon gelirini ve erken çıkışta alamayacağı devlet katkısını dahi eklediği halde, BES yerine her ay aynı miktarda döviz alan birisi ile kar oranını karşılaştırdığında; döviz alan kişinin daha karlı durumda olduğunu iddia ediyor. Dolar, euro, altın hatta hisse senedi gibi araçlar karşısında emeklilik döneminde dahi düşük kar getirisi olabileceği söyleniyor.
Ayrıca : Faize karşı çıkanlar ve bu yüzden faiz geliri elde etmek istemeyenler, BES sisteminde fon olarak birikimlerini değerlendirmiş oluyorlar.
Ayrıca 2: Devlet Bankalarının kendi sigorta iştirakleri Türkiye Hayat Emeklilik adı altında değişti. Katkı paylarını bankalara ödesenizde muhattabınız Türkiye Hayat Emeklilik, müşteri hizmetleri açısından oldukça zayıf.
Bazı sigorta firmaları, satış personellerini ağır şartlarda düşük ücretlerle çalıştırmakta ve yukarıda yazılanların anlatılması pek istenmemektedir. Bu nedenle vicdanen de düşünülmesi gereken ayrı bir konudur…