Sosyoekonomik durum ile kanser arasındaki ilişki oldukça karmaşık ve çok yönlüdür. Kanser, birçok farklı faktörün etkileşimi sonucunda ortaya çıkan bir hastalıktır. Genellikle, kanserin başlangıcıyla ilişkilendirilen faktörler arasında şunlar bilinmektedir: yaşam tarzı alışkanlıkları (sigara içme, meyve ve sebze tüketiminde azalma, düşük düzeyde egzersiz, obezite); insan papilloma virüsü ve diğer virüsler, Helicobacter pylori enfeksiyonları; ve asbeste maruz kalma gibi mesleki ve farklı birçok etkeni sıralayabiliriz. [1]
Bu nedenle sosyoekonomik faktörler bu denklemde önemli bir rol oynar. İnsanoğlu, düşünen bir varlık olması nedeni ile eğitim kendisinin ve insanlığın gelişimi için temel faktördür. Eğitimli insanın bilinçli olması ise hastalığa yakalanma ve hastalıkla mücadelede önemli rol oynaması sebebi ile ilişkilidir.
Düşük eğitim düzeyi, kanser riskini artırabilir. Düşük eğitimli bireyler genellikle sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarına daha az erişim sağlayabilir ve sağlık hizmetlerine ulaşmada daha zorluk yaşayabilirler.
Kişinin maddi durumu ile kanser vakalarını ilişkilendirme;
Düşük gelir seviyesi, sağlık hizmetlerine ve kanser tarama programlarına erişimde kısıtlamalara neden olabilir. Bu durum, kanserin erken teşhisi ve etkili tedavisi açısından risk oluşturabilir.
Düşük sosyoekonomik gruplardaki bireyler genellikle daha riskli iş koşullarında çalışabilir ve potansiyel olarak kanserojen maddelere maruz kalabilirler.
Düşük sosyoekonomik duruma sahip bireyler, daha sık kötü beslenme alışkanlıklarına, sigara içme ve alkol tüketme gibi zararlı davranışlara eğilim gösterebilirler, bu da kanser riskini artırabilir.
Düşük sosyoekonomik gruplardaki bireyler genellikle finansal ve sosyal stresle karşı karşıya kalabilirler. Kronik stres, bağışıklık sistemini zayıflatabilir ve kanser gelişimini etkileyebilir.
ABD‘de son zamanlarda gerçekleştirilen bir araştırma, daha düşük gelir ve eğitim seviyelerine sahip bireylerin, daha zengin meslektaşlarına kıyasla daha yüksek ölüm ve kanser görülme oranlarına sahip olduğu ortaya koyulmuş. Ayrıca, bu aşırı riskin özellikle akciğer, kolorektal, rahim ağzı, mide ve karaciğer kanserleri için belirgin olduğunu belirtmiş. [2]
Avrupa‘da ise on farklı populasyonu içeren bir çalışma, eğitim düzeyi ile kanser ölüm oranları arasındaki ilişkiyi inceleyerek, daha düşük eğitimli erkeklerde tüm populasyonlarda akciğer kanseri ölüm oranlarının daha yüksek olduğu ortaya çıkmış. [3]
Diğer taraftan ülkemizde maddi durumu iyi olan kişilerin, işlenmiş gıdalara ve zararlı yiyeceklere daha fazla erişme imkanı bulması da kanser ve sosyo ekonomik ilişki açısından değerlendirmeye alınması gereken bir konu olabilir.
Faktörlerin karmaşık etkileşimi, sosyoekonomik durum ile kanser arasındaki ilişkiyi anlamak için çok sayıda değişkenin dikkate alınmasını gerektirir. Sonuç olarakta, toplum düzeyinde eşitsizlikleri azaltmak, sosyal devlet anlayışı ile eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimi artırmak, sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarını teşvik etmek ve çalışma koşullarını iyileştirmek, kanserle ve diğer tüm hastalıklarla mücadelede önemli adımlardır.
Kaynakça:
1. Cancer and Socioeconomic Status, Takahiro Tabuchi, 2020.
2. Singh GK, Jemal A. Socioeconomic and racial/ethnic disparities in cancer mortality, incidence, and survival in the United States, 1950-2014: over six decades of changing patterns and widening inequalities. J Environ Public Health. 2017;2017:2819372.
3. Mackenbach JP, Huisman M, Andersen O, et al. Inequalities in lung cancer mortality by the educational level in 10 European populations. 2004